31 Temmuz 2012 Salı

The Eye of the Storm (2011)


Oyuncu kadrosuna inanıp seyrettiğim filmler listesine bir tane daha eklenmiş oldu. Yönetmen koltuğunda Fred Schepisi otururken, Kudy Morris’ın 1973 tarihli aynı adlı eserinden Patrick White, senaryoyu uyarlamıştır. Avustralya yapımı dramın baş rollerinde Geoffrey Rush, Charlotte Rampling, Judy Davis gibi usta bir kadro bulunuyor.

Elizabeth Hunter, çevresini, ailesini, çalışanlarını hep kontrol altında tutmuştur. Dillere destan güzelliğiyle egosu her daim tavandayken ölümün eşiğine gelmiştir. Yalnız kontrolü bırakmaya hiç ama hiç niyeti yoktur. Çocuklarına ve çalışanlarına gitmeden oyunlar oynamaya devam eder.

30 Temmuz 2012 Pazartesi

The Decoy Bride (2011)


Sahte Gelin

20 Temmuz’da gösterime girdiğinde türü romantik komedi diye izlemeye koyulduğum Sahte Gelin, büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Bu tür için çok büyük beklenti beslemeye gerek duyulmasa da vasat olanları bünye kabul etmiyor. Yönetmen koltuğunda Sheree Folkson’un oturduğu Birleşik Krallık yapımının senaryosunu Neil Jaworski ve Sally Philips kaleme almaktadırlar. 89 dakikalık filmin oyuncu kadrosunda ise David Tennant, Alice Eve, Kelly MacDonald yer alıyorlar.

Hollywood’un en ünlülerinden Lara Tyler, yazar James Arber’la evlenmeye karar verir. Ama ortada büyük bir sorun vardır: Paparazzi! Meşhur olmanın bedelini gözlerden uzakta evlenmek için yer aramaya koyularak öderler. Lakin hiç kolay olmayacaktır. Menajerleri çözümü Hegg Adası’nda eski bir şatoyu kiralamakla çözerler. Sorun bunla da bitmez çünkü hala ortada bitmek tükenmeyen paparazzi vardır. Fotoğraf almadan kurtulamayacaklarını bildikleri için sahte gelin bulmaya karar verirler.

26 Temmuz 2012 Perşembe

The Stoning of Soraya M. (2008)


Soraya'yı Taşlamak

Beyza’nın “Mutlaka izle, yorumunu bekliyorum” e-maili üzerine koşturarak D&R’a gidip alıp seyrettiğim Sorayayı’ Taşlamak, kalbinizi en derin köşesinden vuruyor; hele de kadınsanız. Amerikalı senarist - yönetmen Cyrus Nowrasteh yönetmen koltuğunda otururken, Freidoune Sahebjam’ın eserinden Betsy Giffen Nowrasteh ile senaryoyu uyarlamıştır. 116 dakikalık ABD yapımının baş rollerinde Mozhan Marno, Shohreh Aghdashloo, James Caviezel, Parviz Sayyad yer alıyorlar. Toronto Film Festivali’nde seyirciyle buluşan proje, Türkiye’de Mayıs 2010’da gösterime girmiştir. Yaşanmış bir öyküden uyarlanan filmde İngilizce ve Farsça dilleri kullanılmıştır.

1980li yılların ortasında Arabası bozulduğu için bir köye uğramak zorunda kalan gazeteci Freidoune, Zahra ile tanışır. Zahra, bir önceki gün yeğeni Soraya’yı katleden köy halkını Freidoune’a anlatmak ister. O anlatsın ki bütün dünya bu ayıbı duysun.

25 Temmuz 2012 Çarşamba

Des Vents Contraires (2011)


Sert Rüzgarlar

Rolü az bile olsa (ki seyredene kadar bilmiyordum) Audrey Tautou hayranı olarak bu filmi kaçırmam imkansızdı. Haziran 2012’de Türkiye’de gösterime giren Sert Rüzgarlar, aile içi ilişkileri güzelce sorgulayan bir proje olarak karşımıza çıkıyor. 91 dakikalık dramın (ve gizem) yönetmen koltuğunda Jalil Lespert oturuyor. Oliver Adam’ın aynı adlı eserinden senaryoyu Marion Laine ve Marie-Pierre Huster uyarlamışlardır. Fransa yapımının baş rollerinde Benoît Magimel, Antoine Duléry,  Audrey TautouCassiopée MayanceHugo FernandesIsabelle Carré vardır.

Paul, Sarah’la evli ve iki çocuk babası bir yazardır. Bir gün ufak tartışma sonunda Sarah aniden ortadan kaybolunca, Paul’un hayatı alt üst olur. Uzun süren aramalara karşın sonuç alamazlar. Evliliklerinde sorunlar olduğundan şüphe çok yıpratıcı boyutlara gelir. Çocuklarını düşünerek yeni bir başlangıç yapmak için doğup büyüdüğü yere taşınır.

24 Temmuz 2012 Salı

Happy Feet 2 (2011)


Neşeli Ayaklar 2
Neşeli Ayaklar” 100 milyon $ bütçesine karşılık 400 milyon $’a yakın hasılat elde edince, projeyi seriye çevirmek kaçınılmaz oldu. İlk filmin yönetmen ve senaristlerinden George Miller, koltuktaki görevine devam ederken, senaryo yazımında ona Gary Eck ve Warren Coleman eşlik etmektedirler. 100 dakikalık ABD - Avustralya yapımının seslendirmelerinde birbirinden ünlü isimler buluşuyor: Elijah Wood, Robin Williams, Hank Azaria, Brad Pitt, Matt Damon, Pink, Sofia Vergara. Bu seferki bütçe 135 milyon $’ken hasılat beklenilen kadar olmadı ve 150 milyon $’ı anca geçti. Türkiye’de Ocak 2012’de gösterime girmişti.

Serinin ilk filminin kahramanı Mumble, oğlu Erik’in kendini keşfetmesine yardımcı olmak ister. Bu pek de kolay olmaz. Diğer yandan Penguenler Krallığı tehlike altındadır. Mumble’a düşen büyük görev ise herkesi bir araya toplayarak tehlikenin önüne geçmektir.

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Güzel Günler Göreceğiz (2011)


Şubat 2012’de sessiz sedasız gösterime giren fakat Altın Portakal’dan tam 4 ödül alan Güzel Günler Göreceğiz, hem seyirciyi hem de eleştirmenleri şaşırtmıştır. Sebebi ise beklenilenden ya da tahmin edilenden daha iyi oluşudur. 112 dakikalık dramın yönetmen koltuğunda Hasan Tolga Pulat otururken, Emre Kavuk senaryoyu yazmıştır. Buğra Gülsoy, Feride Çetin, Barış Atay, Nesrin Cevadzade, Uğur Polat, Cengiz Sezici, Bedia Ener gib usta bir oyuncu kadrosuna sahip olması da büyük bir avantaj sağlamaktadır. En iyi film, senaryo, kurgu, yardımcı kadın oyuncu dallarında Altın Portakal kazanmıştır.

Cumali, Ali, Figen, İzzet ve Anna... İstanbul’da yolları kesişen birbirinden farklı insanlar ve kültürler... Geçmişe yapılan yolculuklarla bir gün içinde yaşadıkları anlatılıyor. Birbirlerinden bihaberlerken, hepsinin hayatı diğerini etkiliyor.

20 Temmuz 2012 Cuma

The Raid: Redemption (2011)


Baskın

Tamamen tesadüf eseri alıp izlemeye karar verdiğim, daha önce adını hiç duymadığım (nasıl kaçtı benden bilmiyorum) bu proje için yazacak şeyler çok net: Gördüğüm en sağlam aksiyon, dövüş filmi! Erkek seyirciye hitap etse de bir kadın olarak dehşet içinde ve her sahnesini gözümü ayırmadan seyrettim! Yönetmen koltuğunda oturan Galler doğumlu Gareth Evans, senaryoyu da kaleme alıyor. Endonezya yapımı 101 dakikalık filmin baş rollerinde Iko Uwais, Joe Taslim, Donny Alamsyah yer almaktadırlar.

Bir SWAT timi katillerin, uyuşturucu satıcılarının ve mafyanın kol gezdiği binaya baskın yaparlar. Fakat binada tahmin edilemeyecek bir direnişle karşılaşırlar.

18 Temmuz 2012 Çarşamba

Safe House (2012)


Düşmanı Korurken

İşin içinde Denzel Washington varsa aksiyon genellikle kaçınılmaz bir türdür. Düşmanı Korurken tahmin edileceği gibi bol koşuşturmalı bir proje. Yönetmen koltuğunda İsveçli Daniel Espinosa otururken, senaryoyu David Guggenheim yazmıştır. 115 dakikalık aksiyon, gerilimin baş rollerinde Denzel Washington, Ryan Reynolds, Vera Farmiga, Brendon Gleeson yer almaktadırlar. ABD, Güney Afrika yapımının bütçesi 85 milyon $ iken, hasılatı 202 milyon $ olmuştur. E tabi bunda Washington faktörü var. Türkiye’de Şubat 2012’de gösterime girmişti.

CIA ajanı Matt Weston, hayatının fırsatını yakalamak için sabırla dört duvar arasındaki görevinin bitmesini bekler. Sahaya çıkmak için gün sayarken şansına büyük bir balık çıkmıştır: Kimsenin 10 yıldır yakalayamadığı eski CIA ajanı Tobin Frost! Defteri kabarık olan Frost, sonunda yakalanmıştır ve “safe house” adlı Weston’ın sorumluluğundaki sorgu merkezine götürülür. Tabi güvenliğinden şüphe duyulmayan yere Frost gibi biri girerse onun tarafındakiler boş durur mu? Ortaya inanılmaz bir mücadele ve aksiyon çıkar. Kazanan iyi taraf mı olacak kötü taraf mı?

16 Temmuz 2012 Pazartesi

A Happy Event (2011)


Aramızda Bebek Var

Anne: Çocuğu olan kadın, ana, valide, kocakarı, mader, nene, aba. Yavrusu olan dişi hayvan. TDK’nın anne açıklaması bu kadar kısa ve net. Peki annelik kelimelere, cümlerelere, kitaplara sığabilir mi? Başkalarının anlatımıyla ya da görülenlerle annelik anlaşılabilir mi?

Bana denk gelen (soldaki değil) afişi ve ismini görünce romantik komedi sanarak ekran başına geçtiğim Aramızda Bebek Var, derinden etkileyecek bir öyküyle karşıladı beni. Romantizm güzel güzel serpiştirilse de dram ve dram-komedi türü en ideal sayılacak sınıftır. 110 dakikalık Fransa yapımının yönetmeni Remi Bezançon'dur. Senaryo Eliette Abecassis’in otobiyografik romanından Remi Bezançon, Vanessa Portal tarafından uyarlanmıştır. Temmuz başı bizde gösterime giren projenin baş rollerinde Louise Bourgoin, Pio Marmai, Josiane Balasko yer almaktadırlar. Toronto Film Festivali’nde görücüye çıkıp beğeni toplamıştır.

12 Temmuz 2012 Perşembe

Çamur (2003)


Derviş Zaim’in 1996 itibariyle peş peşe yaptığı eşsiz filmerin içinde bence en zayıf halka olan Çamur, seyircide diğer projelere oranla hayal kırıklığı yaratabiliyor. Özellikle “Tabutta Rövaşata” ve “Filler ve Çimen”den sonra gelen “Çamur”, Zaim’in ayağının tökezlendiği konusunda eleştirilere yol açmıştır. Neyse ki ardından harika bir üçleme (“Cenneti Beklerken”, “Nokta”, “Gölgeler ve Suretler“) geldi de gönüllerdeki yerini sabitledi. 97 dakikalık dram – dram komedinin baş rollerinde Mustafa Uğurlu, Taner Birsel ve Yelda Reynaud rol almaktadırlar.

Kıbrıs’ta askerlik yapan Ali, konuşamamaktadır. Güneşe çıktığında da bayıldığı için askerlikte sorun yaşar. Daha sonra halkın sürekli çamur istediği bir alanda nöbet tutmaya başlar. Gizemli hastalığına da çare olur umuduyla çamurun peşinden koşar.

11 Temmuz 2012 Çarşamba

A Better Life (2011)


Daha İyi Bir Hayat

Guillaume Canet baş rolde olunca ne konusuna, ne diğer oyunculara bile bakmadan ekran başına geçtim. Sonuç? Harika performanslar, etkileyici bir dram, örnek alınası ilişkiler… Cannes ödüllü Cedric Kahn yönetmen koltuğunda oturuyor. Ayrıca Catherine Paille ile senaryoyu da kaleme alıyorlar. 110 dakikalık Fransa yapımı dramın baş rollerinde Guillaume Canet, Leila Bekhti, Slimane Khettabi yer almaktadırlar. Film, Türkiye’de Haziran sonu girmiştir.

Yann, hayallerinde şeflik olmayı kuran başarılı bir aşçıdır. Bir gün oğlunu tek başına büyüten bekar bir anne olan Nadia ile tanışır ve yıldırım misali aşık olurlar. Artık Yann’ın tek bir arzusu vardır: Sevdiği kadın ve oğluyla mutlu bir yuva kurmak ve taşrada keşfettiği bir yerde kendi restoranını açmak. Peki hayat bu gençlere fırsat verecek midir?

10 Temmuz 2012 Salı

Ice Age: Continental Drift (2012)


Buz Devri: Kıtalar Ayrılıyor
Tam 10 yıldır hayatımıza giren ve çıkmasını asla istemediğimiz Buz Devri serüveni, yepyeni bir filmle karşımızda! Serinin her projesinde hasılat kendini yükseltirken, izleme yaşı da küçülüyor mu anlamış değilim. Ben büyüdükçe yanımda izleyen çocukların yaşı da sanki tersine küçülüyor :) Diğer tüm türlere karşın animasyonları Türkçe seyretmekse en büyük zevkim çünkü o kadar başarılı seslendirmelerimiz var ki dünya çapında meşhur olan sanatçıların sesini dinlemeye hiç gerek kalmıyor. ABD yapımı komedi, macera ve animasyon türündeki projenin yurt dışı seslendirmelerini Ray Romano, Denis Leary, John Leguizamo, Jennifer Lopez, Nicki Minaj, Wanda Sykes, Queen Latifah, Seann William Scott yapmışlardır. Bizde ise çok daha iyi olduğuna inandığım Ali Poyrazoğlu, Haluk Bilginer, Yekta Kopan, Ezgi Bakışkan, Aslı Tandoğan başta olmak üzere pek çok sanatçı seslendirmişlerdir.

9 Temmuz 2012 Pazartesi

The Best Exotic Marigold Hotel (2011)


Hayatımın Tatili
Oyuncu kadrosuna göz atıldığında seyirci koltuğuna sürükleyen Hayatımın Tatili, oldukça keyifli ama bir o kadar hüzünlü dakikalar yaşatıyor. “The Debt”, “Captain Corelli’s Mandolin” ve “Shakespeare in Love” filmlerinin yönetmeni John Madden, yönetmen koltuğunda oturuyor. Birleşik Krallık yapımı dram komedinin senaryosunu ise Ol Parker, Deborah Moggach’ın “These Foolish Things” adlı romanından uyarlamaktadır. 124 dakikalık projenin kadrosu ise büyüleyici: Judi Dench, Tom Wilkinson, Maggie Smith, Bill Nighy, Dev Patel, Ronald Pickup, Penelope Wilton. Nisan sonu bizde de gösterime giren yapımın bütçesi 10 milyon $’ken hasılatı 121,5 milyon $’ı geçmiştir!

Bir grup İngiliz emekli, lüks fakat ekonomik bir tatil arayışında Hindistan’daki Marigold Hotel’i bulurlar. Broşürden hayran kalınan otel, gittiklerinde onları şok eder çünkü umdukları gibi lüks çıkmaz. Hindistan’ın sıcak insanları ve renkli atmosferi ise bu sorunu göz ardı etmelerini sağlar.

6 Temmuz 2012 Cuma

Flic Story (1975)


Öldürmek Hırsı
Peş peşe seyredilen Alain Delon filmlerine son hız devam ediyorum. Bu sefer 1940lı yılların sonunda yaşanan gerçek bir öykü beyazperdede karşımızı çıkıyor. Senaryosunu Alphonse Boudard, Roger Borniche’nin aynı adlı otobiyografisinden kaleme alıyor. Suç ve gerilim türündeki filmin yönetmen koltuğunda Jacques Deray oturmaktadır. 107 dakikalık Fransa yapımının baş rollerinde Alain Delon, Jean-Louis Tringnant, Renato Salvatori yer almaktadırlar.

Fransız Milli Emniyet Teşikalatı’nın ünlü müfettişi Roger Borniche, adam öldürmeye hiç tereddüt etmeyen Emile Buisson’ın peşine düşmüştür. Borniche asla silah taşımaz, kaba kuvvet kullanmaz, işkenceleri kabul etmez. Karşısındaki Buisson olsa dahi! Buisson ise Borniche’den kurtulmak için her türlü yolu dener.

5 Temmuz 2012 Perşembe

Take This Waltz (2011)


Bu Dans Senin

Bu sefer filmi izlememin tek nedeni adıdır. Neden mi? Filmin yönetmen ve senaristi Sarah Polley, ünlü şarkıcı Leonard Cohen’in “Take This Waltz” adlı şarkısından dolayı bu ismi koymuştur. Senaryoyu kaleme alırken sürekli bu şarkıyı dinlediğini belirtiyor. 116 dakikalık dram, dram-komedi türündeki film bu Cuma (06.07.2012) bizde gösterime giriyor. Kanada – İspanya yapımının baş rollerinde Michelle Williams, Seth Rogen, Sarah Silverman, Luke Kirby yer alıyorlar.

Margot'la Lou beş yıldır evlidir. Gayet mutlu beraberlikleri olduğu düşünülürken, Margot'un tesadüfen tanıştığı Daniel'e karşı hissettiği çekim, hayatlarını alt üst eder; hem de Lou'nun haberi olmadan! Daniel, Margot'un evliliğini gözden geçirmesine neden olurken, kendisine doğru yaklaştırmaktadır.

4 Temmuz 2012 Çarşamba

ATM (2011)


Korku/gerilim türüne ilgimden dolayı zaman zaman gafil avlanıyorum. Gösterime yeni girecek korku filmlerini (özellikle yaz aylarında sağlam filmlerin sayısı azaldıkça) seyretmek için merakla ekran başına geçiyorum. ABD yapımı ATM de bu kategori içine giren bir filmidir. David Brooks ilk kez yönetmen koltuğuna otururken, “Buried” filminin senaristi Chris Sparling hikayeyi kaleme alıyor. “Buried” deyince ister istemez heyecan artıyor. Hatta blogumun ilk filmi şansa o olmuştu! 90 dakikalık projenin baş rolleri ise genç bir kadrodan oluşuyor: Alice Eve, Josh Peck, Brian Geraghty. Film, Türkiye’de 13 Temmuz’da gösterime girecektir. Siz benim sözümü dinleyin ve filmle ilgili yorumuma göre adımınızı atın J

David bir parti çıkışı, hoşlandığı Emily’i eve bırakmak ister. David’in arkadaşı Corey ise bu ikiliyi yalnız bırakmaz ve hep beraber arabaya binerler. Yolda bir ATM’ye uğrarlar. Tam para çekecekken dışarıda yüzü belli olmayan gizemli bir adamın onlara baktığını görürler. Dışarı çıkmaya çekinirler. ATM artık onların kilitsiz hapishanesi olur!

3 Temmuz 2012 Salı

Bu Son Olsun (2012)


Çekilen çoğu 12 Eylül filmlerini merakla izlemiş biri olarak, “Bu dönemi komedi olarak nasıl ele aldılar?” düşüncesiyle ekran başına koyuldum. Orçun Benli’nin ilk uzun metrajlı projesinin senaryosunu Orçun Benli Şükrü Üçpınar ile kaleme almaktadır. 100 dakikalık dram, dram komedi türünün oyuncu kadrosu ise oldukça geniş: Engin Altan Düzyatan, Mustafa Uzunyılmaz, Ferit Kaya, Orhan Eşkin, Hazal Kaya, Bülent Çolak, Volga Sorgu, Deniz Uğur, Engin Alkan, Serdar Orçin.

Yaşar, Apo, Kovboy Ali, Cevat ve Ertuğrul’un tek istekleri karınlarını doyurup şarap içmektir. Geleceği düşünmeden kaygısızca yaşayan bu beş arkadaş, dönemin politik olaylarından ve taraf tutan insanlarından faydalanırlar. 12 Eylül 1980 sabahı ise sokağa çıkma yasağına yakalanırlar. İşin komik yanı, sokaklar onların evleridir. Peş peşe gelen talihsizlikler yüzünden cezaevine girerler. Oradaki yönetim ise birbirlerine güçlerini kullanmakla uğraşmaktadır.

2 Temmuz 2012 Pazartesi

Nokta (2008)


Derviş Zaim’in muhteşem üçlemesini bitirdim!  İlk olarak “Cenneti Beklerken” (minyatür sanatı), sonrasında “Gölgeler ve Suretler” (gölge oyunları, üçlemenin son filmi) seyrettikten sonra Nokta (hat sanatı)’yı seyredilenler listemde işaretledim. Derviş Zaim hem yönetmenliğini yapıyor hem de senaryoyu kaleme alıyor. Mehmet Ali Nuroğlu, Serhat Kılıç ve Settar Tanrıöğen’in baş rollerinde oynadığı 70 dakikalık film, Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde ve Altın Portakal’da en iyi yönetmen ödülü; Altın Portakal’da en iyi görüntü yönetmeni ödülü almıştır.

Ahmet, bir zamanlar arkadaşının aracılığıyla değeri çok yüksek olan bir Kuran'ı satma işine girer. İşlediği bu suç yüzünden azap çekmektedir ve tek hayali azaptan kurtulmaktır. Bu ise hiç kolay olmayacaktır.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...