30 Ağustos 2012 Perşembe
28 Ağustos 2012 Salı
The Expendables 2 (2012)
Cehennem Melekleri 2 |
İlgi çekici kadrosuna karşı
koyamadığım Cehennem Melekleri 2’yi seyretmeye sinema salonuna koşturarak
gittim. Beklentimi üst seviyede tutmadığımdan da hayal kırıklığı yaşamadım. Serinin
ilk filmi 2010 tarihinde gösterime girmiş, baş rol oyuncusu Sylvester Stallone
de yönetmenliğini yapmıştı. Oldukça merak uyandıran proje, gişeden 275 milyon
$’a yakın hasılatla çıkmıştı. Seri haline gelmesi ise bu gişeden sonra karara
bağlanmadı. İlk film çekim aşamasındayken ikinci film garantiye alınmıştı. 102
dakikalık ABD yapımının yönetmen koltuğunda Simon West oturmaktadır. Aksiyon
macera türündeki projenin senaryosu ise Richard Wenk, Dave Callaham ve
Sylvester Stallone tarafından Ken Kaufman’ın eserinden uyarlanmıştır. Oyuncu
kadrosu ise göz kamaştırıcı: Sylvester Stallone, Jason Statham, Jet Li, Dolp
Lundgren, Chuck Norris, Jean-Claude Van Damme, Bruce Willis, Arnold
Schwarzgenegger. Bütçesi 100 milyon $ olarak açıklandı. Hasılatı ise bu bütçeyi
katlayacağı aşikar.
27 Ağustos 2012 Pazartesi
La Vie d'une Autre (2011)
The Life of Another / Another Woman's Life |
Fransız filmlerinin vazgeçilmez
oyuncularından Juliette Binoche baş rolde olur da seyredilmez mi? Ekim 2012’de
Türkiye’de de gösterime girecek dram komedi / romantik türlerini kapsayan
filmin yönetmen ve senaristi Sylvie Testud’tur. Yönetmenin ilk uzun metrajlı
filmi olduğunu belirtmekte fayda var. 97 dakikalık yapımın baş rollerinde
Juliette Binoche, Mathieu Kassovitz, Aure Atika, Daniele Lebrun yer
alıyorlar. Bütçesi yaklaşık 6.5 milyon $ açıklanmıştır.
25 yaşındaki Marie, sevdiği adamın onu
fark etmesini başarıp ilişkiye adım atmıştır. Sabah uyandığında ise nerede
olduğunu anlamakta güçlük çeker. Ev, kılık kıyafet, herşey farklıdır; kendi
bile. Üstüne üstlük bir de erkek çocuğu vardır. Sonunda öğrenir ki Marie 40
yaşındadır ve aşık olduğu adamdan boşanmak üzeredir! Hayalindeki aşkını
kurtarmak için ise sadece 4 günü vardır.
26 Ağustos 2012 Pazar
Peaceful Warrior (2006)
IMDB’deki puanına baktıktan sonra
tavsiye üzerine seyrettiğim film, Nick Nolte ile artı puanları kapıyor.
Yönetmen koltuğunda Victor Salva otururken, Kevin Bernhardt, Dan Willman’ın “Way of the Peaceful Warrior” adlı
eserinden senaryoyu uyarlıyor. Dan Willman’ın kendi yaşadıklarını kaleme aldığı
biliniyor. 120 dakikalık Almanya – ABD yapımının oyuncu kadrosunda Scott
Mechlowicz, Nick Nolte ve Amy Smart yer alıyorlar. Dram ve spor türündeki
yapımın bütçesi 10 milyon $ olarak açıklanmıştır.
Berkely’de okuyan Dan, her
anlamda kıskanılacak bir hayata sahiptir: Tüm notları A’dır, başarılı bir
sporcudur, yakışıklılığı ve sportmenliği sayesinde çevresinde pek çok kız vardır ve maddi durumu çok iyidir. Bunlar tabi onun hırslı ve ukala olmasına
neden olur. Dan’in tavırlarını ve güvenini sadece bir kişiyi etkilemez: Benzin
istasyonunda gece çalışan yaşlı bir adam; üstelik adı bile yoktur ve Sokrat’a
benzemektedir. Dan’in özgüvenini sorgulamaktan hiç çekinmez. Tam da bu dönemde
Dan ciddi bir motosiklet kazası geçirir ve her şey alt üst olur. Yanında olan
tek kişi ise Sokrat’tır.
24 Ağustos 2012 Cuma
Delicacy (2011)
Aşkın Renkleri |
Afişi görür görmez sorgulamadan ekran
başına geçtiğim Aşkın Renkleri, Audrey Tautou’nun seyredilmesi gereken filmler
listesindeki yerini almıştır. 108 dakikalık Fransa yapımı, Türkiye’de Nisan
2012’de gösterime girmişti. Romantik, romantik komedi türündeki projeyi David
Foenkinos aynı adlı kendi romanından senaryoya uyarlarken, yönetmen koltuğunu
da kardeşi Stephane Foenkinos ile paylaşmaktadır. Oyuncu kadrosunda Audrey
Tautou’ya François Damiens, Bruno Todeschini, Pio Marmai eşlik ediyorlar.
Genç ve güzel Nathalie, çok sevdiği
kocasını bir kaza sonrası kaybeder.Nathalie, uzun süre
kendine gelemez. Tamamen işine odaklanır, kariyerinde
başarılara imza atar. Kocasından sonra kimseyi seveceğini aklına dahi getirmez;
ta ki Markus’u tanıyana kadar. 40lı yaşlarda, göbekli ve hafif kel Markus,
Nathalie’nin kocasından sonra çevrenin tepkisini üstüne çeker. Fakat Nathalie’nin
bunu umursadığı yoktur. Onun istediği samimiyettir. Bunu ise Markus’ta
bulduğuna inanır.
22 Ağustos 2012 Çarşamba
El Yazısı (2012)
Şansıma bu aralar
seyrettiğim Türk filmleri eğlenceli çıkıyor, keyif alabiliyorum.
İlk uzun metrajlı filmiyle karşımıza çıkan Ali Vatansever, senaryoyu da kaleme
alıyor. 95 dakikalık romantik ve dram-komedi türündeki filmin oyuncu kadrosunda
ise Cansu Dere, Sarp Akkaya, Baran Akbulut, Wilma Elles, Sercan Badur, Kenan
Bal, Salih Kalyon yer alıyorlar. Proje, Mart 2012’de gösterime girmişti.
Bolu’nun Göynük
ilçesine ilk yabancı öğretmen gelecektir. Yöre halkı oldukça heyecanlı ve
telaşlıdır. O gün de tesadüfen bir Fransız turist kasabaya gelir. Dilini
anlamadıkları için onu öğretmen sanan halk, Julie’yi sevinçle karşılar ve
misafirperverliğini gösterir. Asıl konu kasabaya gelen öğretmen iken, eczacı
Zeynep’in hayatı, ona aşık 8 yaşındaki Ragıp ve bir çok hikaye yavaş yavaş su
yüzüne çıkar.
20 Ağustos 2012 Pazartesi
The Magic of Belle Isle (2012)
Büyülü Ada |
Afişin merkezinde Morgan Freeman
olursa filmi seyretmek için başka sebebe gerek var mı? Bence yok! “When Harry Met Sally” ile “Sleepless in Seattle”ın yönetmeni
olduğundan gönlümde torpilli yeri kapan Rob Reiner, yönetmen koltuğunda
oturmaktadır. Guy Thomas’ın senaryoyu kaleme aldığı 109 dakikalık ABD yapımının
baş rollerinde Morgan Freeman’a Virginia Madsen ve Kenan Thompson eşlik
etmektedirler. Dram, henüz pek ortalığa çıkmadı ve bizdeki gösterim tarihi de
belli değildir.
Ünlü Western roman yazarı Monte Wildhorn, alkolizmle savaşmaktadır. Bu savaş onu yazmaktan
uzaklaştırır. Aslında yazmaktan uzaklaşmak için alkole başvurması da diğer bir
ihtimaldir. Bu bağımlılıkla mücadele etmesi için yeğeninin baskısıyla yazlık
bir yer kiralar. Komşusu olan bekar ve 3 kız annesi Charlotte, onun hayata
yeniden tutunması için fırsattır.
17 Ağustos 2012 Cuma
Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak (2010)
Genç oyunculardan Rıza Kocaoğlu’yla
beraber oyunculuğunu takdir ettiğim diğer kişi de İsmail Hacıoğlu’dur.
Gecikmeli de olsa izleyebildiğim Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak,
beklediğimden daha keyifli çıktı. Dram, dram komedi ve komedi türlerindeki
projenin yönetmen koltuğunda oturan Ali İlhan, ayrıca senaryoyu da kaleme
alıyor. 110 dakikalık Türkiye – İtalya yapımı, Ali İlhan’ın ilk filmidir. Baş
rollerde Claudia Cardinale, İsmail Hacıoğlu, Fahriye Evcen, Lavinia Longhi,
Nilay Cennetkuşu yer alıyorlar. Film, Şubat 2011’de Türkiye’de gösterime
girmişti.
Gençliğinde güzelliğiyle nam
salan Sinyora Enrica, yıllar önce kocası tarafından terk edilmiştir.
Erkeklerden uzak durmaya yemin eder ve evine hiç bir erkeğin girmesine izin
vermez. Geçinmek için evindeki boş odaları İtalya’ya geçici süre okumaya gelen
kız öğrencilere kiralar, terzilik yapar ve pazarda ev reçelleri satar.
Amcasının ısrarı üzerine İstanbul’dan İtalya’ya dil öğrenmeyen gelen Ekin ise
Enrica’nın tüm yeminlerini, kurallarını alt üst eder.
15 Ağustos 2012 Çarşamba
360 (2011)
360 |
17 Ağustos’ta Türkiye’de gösterime girecek İngiltere,
Avusturya, Fransa, Brezilya yapımı proje, tahmin edilebilir bir sonuçla
ilerlerken bazı tökezlemerle noktayı koyuyor. İlk cümlem belki olumsuz
görünebilir. Bu sadece ekran başına geçmeden önce hazırlanmanız için ufak bir ısınma
turu diyebilirim. Onun dışında seyredebilirliği var. Dram ve romantik türündeki
projenin yönetmen koltuğunda Fernando Meirelles oturmaktadır. Meirelles’i “Tanrılar Şehri” ve “Körlük”ten hatırlayabilirsiniz. Seyretmediyseniz “Körlük”e göz atmalısınız. Arthur
Schnitzler’in 1897 tarihli “La Ronde”
oyunundan günümüze uyarlayan ise Peter Morgan’dır. Morgan’ı da “Frost/Nixon” senaristi olarak
hatırlayabilirsiniz. 115 dakikalık filmin baş rollerinde ise oldukça geniş ve
etkileyici bir kadro bulunmaktadır: Anthony Hopkins, Jude Law, Rachel Weisz,
Ben Foster, Moritz Bleibtreu, Jamel Debbouze.
13 Ağustos 2012 Pazartesi
Childish Games (2012)
Lanetli Kız |
Avrupa korku/gerilim türlerine
daha fazla şans vermeye çalışarak Lanetli Kız filmini seyretmek için ekran
başına geçtim. Korku/gerilim türü olarak geçse de drama daha yakın olduğuna
inandığım İspanya yapımı filmin yönetmen koltuğunda Antonio Chavvarias
oturmaktadır. Chavvarias ayrıca Sergi Belbel’in öyküsünü de uyarlamıştır. 95
dakikalık projenin baş rollerinde Juan Diego Botto, Barbara Lennie, Magica
Perez yer alıyorlar. 62. Berlin Film Festivali’nde görücüye çıkmıştır.
Aynı okulda çalışan sınıf
öğretmenleri Daniel ve Laura, mutlu bir çifttir. Tek sorunları çocuklarının
olamamasıdır. Laura bu duruma çok duygusal yaklaşır ve bir an önce çocuk sahibi
olmak ister. Bir gün Daniel’in çocukluk arkadaşı Mario gelir ve ondan yardım
ister. Daniel yardıma sıcak bakmazken, ertesi gün Mario’nun ölüm haberi gelir
ve küçük kızı ortada kimsesiz kalır. Julia geçici olarak kızı evlat almak için
Daniel’i ikna eder. Bilmedikleri şey ise kızın beklenenden çok daha farklı biri
olmasıdır!
10 Ağustos 2012 Cuma
Heartburn (1986)
Meryl Streep ve Jack Nicholson’u
baş rolde görür görmez hiç sorgulamadan ekran başına geçtiğim Heartburn, meğer
yaşanmış bir öyküden beyazperdeye taşınmış. 108 dakikalık dram komedi /
romantik türündeki filmin senaryosu, Nora Ephron’un aynı adlı eserinden uyarlanmıştır.
Üstelik Nora Ephron, kitabını yarı otobiyografik bir roman olarak yazmış. Yönetmen koltuğunda Mike Nichols’ın oturduğu
ABD yapımın hasılatı 25 milyon $’ın üstündedir. Mike Nichols’ı “The Graduate” filminden
hatırlayabilirsiniz; kendisi Oscarlı yönetmendir. Filmin diğer özelliği
ise Nicholson ve Streep’in ilk kez beraber rol aldıkları film olmasıdır!
Rachel, bir dergide yemek köşesi
yazarıdır. Washington Post muhabiri olan Mark’la tanışır tanışmaz birbirlerine
aşık olurlar ve evliliğe doğru ilerlerler. Yalnız Rachel evlilikten
korkmaktadır, zira daha önce başından mutsuz bir evlilik geçmiştir.
Çapkınlığıyla nam salan Mark, bir şekilde Rachel’i ikna eder ve evlenirler.
Evliliği yürütmek adına Rachel her türlü özveriyi gösterir. Peki Mark gerçekten
uslanacak mıdır?
8 Ağustos 2012 Çarşamba
On Golden Pond (1981)
Altın Göl |
Norman emekli profesördür. Eşi Ethel’le yıllardır yazın gittikleri Altın Göl yanında sevimli
bir evleri vardır. Norman’ın 80. doğum gününde uzun süredir görmedikleri kızları
Chelsea, nişanlısı ve onun oğluyla kutlamaya gelirler. Ertesi gün Avrupa’ya giden nişanlılar, ihtiyar çiftin yanında oğlanı bir
aylığına bırakırlar. Hafiften huysuz ihtiyar olan Norman’ın bu durumu kabullenmeye ise pek niyeti yoktur.
6 Ağustos 2012 Pazartesi
Declaration of War (2011)
Yaşam Savaşı |
Bu filmi seyretmek için en güzel
promosyon kuşkusuz Fransa’nın en iyi yabancı film Oscar aday adayı olmasıdır. Son elemeleri geçememiş olsa da proje büyük yankı
yaptı. Yaşanmış bir hikayeden yola çıkarak uyarlanmıştır. Yönetmen
koltuğunda, filmin hem baş rol oyuncusu hem de senaristlerinden Valerie
Donzelli oturmaktadır. Donzelli’yle senaryoyu kaleme alan Jeremie Elkaim da
diğer baş rol oyuncusudur. Oynadıkları film aslında onların yaşadığı bir
hikayedir. Düşünsenize, kendi hayatınızı yazıp, yönetip, oynuyorsunuz! Üstüne
bir de Fransa’nın Oscar aday adayı oluyor. 100 dakikalık dram, Cannes’de
görücüye çıkmıştır. Şubat 2012’de de Türkiye’de gösterime girmişti.
İlk görüşte birbirlerine aşık
olan Romeo ve Juliette, zaman kaybetmeden birlikte yaşamaya karar verirler.
Mutluluklarına bir çocuk sahibi olarak devam ederler. Oğulları Adam, başlarda
biraz garip davransa da çift üstünde durmaz, fakat bir süre sonra bu garipliğin
geçici bir şey olmadığını anlarlar. Adam’ın beyninde bir tümör vardır ve ufacık
çocuğa kanser teşhisi koyulmuştur. Tüm hayatlarını bir kenara bırakarak
çocukları için bu savaşı yenmeye hazırlanırlar; üstelik kimsenin yapamayacağı
şekilde!
3 Ağustos 2012 Cuma
Bir Ses Böler Geceyi (2011)
“Sis ve Gece”den sonra Ahmet Ümit’in bir sinema uyarlamasını daha
duymak dikkatimi çekmişti. Mart 2012’de gösterime giren dram, Türk sinemasında
görmeye pek alışık olmadığımız bir konuya değiniyor. Yönetmen koltuğunda oturan
Ersan Arsever, ayrıca kitabın uyarlamasını da yapmaktadır. 105 dakikalık
projenin baş rollerinde Cem Davran, Merve Dizdar, Gün Koper, Rıza Akın, Ali
Sürmeli, İpek Tenolcay yer alıyorlar.
Bir üniversitede araştırma
görevlisi olan Süha, şiddetli yağmur yağan bir gecede kaza yapar ve arabasıyla mezarlığa doğru takla atar. Uyandığında en yakındaki terk edilmiş görünen köye
gider. Evlerden birinden ses gelir ve oraya yönelir. Karşılaştığı manzara
dikkatini öyle çeker ki hem 1970lerin sonrası ve 12 Eylül Darbesi zamanındaki
geçmişine gider, hem de hiç bilmediği bir dünyaya yelken açar.
2 Ağustos 2012 Perşembe
Being Flynn (2012)
Flynn Olmak |
Robert De Niro baş rolde olur da Flynn Olmak kaçırılır
mı? Bu ay gösterime girecek olan 102 dakikalık projenin yönetmen
koltuğunda “In Good Company”, “American Dreamz”, “Little
Fockers”ın yönetmeni Paul Weitz otururken, senaryoyu gene Paul Weitz, Nick
Flynn’nin eserinden uyarlamıştır. Dram komedi türündeki ABD yapımının baş
rollerinde Robert De Niro, Paul Dano ve Julianne Moore oynuyorlar.
Jonathan sahte çek düzenlemekten dolayı hüküm giymiş,
oğlu ve karısından uzak kalmıştır. Hapisten çıktığında ise geçici işlerde
çalışmış, gene de dikiş tutturamamıştır. Oğlu Nick ise babasını hayal meyal
hatırlayan ve onu hiç görmek istemeyen bir gençtir. Sosyal hizmetlere bağlı
evsizler barınağında görevli çalışırken karşısına babası evsiz olarak
çıkmıştır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)