2009 yapımı olmasına rağmen tam üç
kez seyrettiğim ve büyük keyif aldığım Başka Dilde Aşk, İlksen Başarır’ı takip
etmeme sebep olmuştur. Daha önce yazdığım “Atlıkarınca”nın
da yönetmenliğini yapan İlksen Başarır, bu filmi hem yönetiyor hem Mert
Fırat’la senaryoyu kaleme alıyorlar. Saadet Işıl Aksoy, Mert Fırat, Lale
Mansur, Ayten Uncuoğlu, Emre Karayel, Timur Acar, Metin Coşkun, Şebnem
Köstem’in baş rollerini paylaştığı 98 dakikalık dram ve romantik türündeki
proje, aralık 2009’da gösterime girmişti.
Çağrı merkezinde çalışan Zeynep, arkadaşının verdiği partide Onur’la tanışır. Kalabalık ve gürültü ortamda
hiç konuşmaya gerek kalmadan bardan ayrılırlar. Zeynep sonradan fark eder ki
Onur işitme engellidir. Bu durum onun geri adım atmasına engel olmaz ve güzel bir ilişkiye başlarlar. Mutluluğu bulmanın yanında iş, aile ve
çevre baskılarıyla karşı karşıyadır. Aynı şey elbette Onur için de geçerlidir.
Müzik çalışmalarını benle aynı
gün (bir yıl sonra) doğan İstanbul Devlet Konservatuarı keman bölümü mezunu
Uğur Akyürek üstlenmiştir. Pek çok reklam ve dizi müzik çalışmalarıyla beraber,
“Beyaz Melek”, “Güneşi Gördüm” sinema filmlerinde de adından söz ettirmiştir. Bu
projede ise özellikle “Korkuyorum
Sevmekten” şarkısıyla dikkat çekmiştir. Dram ve romantik ağırlıklı
sahnelere harika müzikler serpiştirmiş. Her defasında keyifle
dinleyebilirsiniz.
Romantik türündeki Türk filmleri
kategorisinde son dönemin en başarılı projelerinden biri olarak görüyorum çünkü
derdi sadece seyirciyi duygusallaştırmak değil. Dolu dolu anlatılmak istenenler
var. Bunları da karakterler üzerinden net bir ifadeyle aktarabiliyor. Çağrı
merkezinde sürekli konuşup, sorun çözmekle uğraşan bir kadın, işitme engelli
bir erkeği “hayatımın adamı” olarak nitelendiriyor. Konuşmaktan ve iş koşullarından
o kadar sıkılmış ki, Onur’u sığınacak bir liman görüyor. Bunun içine merak ve
aşk da girince ortaya pek alışılmadık bir çift çıkıyor. Anlaşma ve uyuşma
problemleri dram yerine komedi olarak seyirciye sunulduğu için Onur karakterine
acıma hissi duymuyorsunuz. Karakteri duygu sömürüsü yapmadan doğal bir şekilde
anlatması ve Zeynep’in de bunu bir engel/kusur yerine avantaj olarak görmesi
farklı bir bakış açısı sunuyor. Sıra dışı bir aşk. Seyrederken güldürüyor,
duygulandırıyor, romantizm rüzgarları estiriyor. Buram buram dram kokmaması en
büyük artılarındandır. Üstelik hitap ettiği bir kesim olmadığı için herkesin
rahatça seyretmesini de sağlıyor. Tüm bunların yanında, çağrı merkezlerinin
sorununa değiniyor, engelli insanların bir köşede oturmak yerine örnek bir
karakter sunarak hayatın her alanında aktif olabileceğini de gösteriyor. Sosyal
mesaj içeren pek çok sahne bulundurması İlksen Başarır ve Mert Fırat’ın sağlam
bir iş çıkardığının ispatıdır. Kadın erkek stereotipleri biraz alaşağı edilerek,
sorunların cinsiyetle bağdaşmadığını gösteriyor. Tabi bir de yan karakter
olarak seyredilen Onur’un ev sahibinin erkek kardeşi var. Onun hayatı da en az
Zeynep ve Onur kadar çarpıcı. İnsan hüzünleniyor, hayata ufaktan bir lanet
yağdırtıyor. Yazdıklarım çok yoğun görünebilir. Filmi seyrederken bunu
hissetmeyeceksiniz. Kurgusu çok başarılı yapılmış. Ayrıca mekan, dekor, kostüm
detayları oldukça doğal ve samimi tasarlanmıştır. Karakterlerin yaşlarına göre
daha sade ve sportif seçilmiştir. Her iki ana karakterin de maddi durumuna ve hayatına göre düzenlenen dekor inandırıcılığı da arttırıyor.
Filmin baş rol oyuncusu 1983
İstanbul doğumlu Saadet Işıl Aksoy, Boğaziçi Dili ve Edebiyatı mezunudur. Pek
çok TV dizisinde yer aldıktan sonra sinemada hızlı adımlarla ilerlemeye
başlamıştır. En önemli çıkışı da Semih Kaplanoğlu’nun 2007 yapımı “Yumurta”filmiyle yapmıştır. Bu filmdeki
performansı sonrası Behlül Dal genç yetenek özel Ööülü; Saraybosna Film
Festivali’nde, SİYAD’da en iyi kadın oyuncu;
Ankara Uluslararası Film Festivali’nde ve Yeşilçam Ödülleri’nde umut
veren genç kadın oyuncu ödüllerine sahip olmuştur. Başka Dilde Aşk ile de
Ankara Uluslararası Film Festivali’nde en iyi kadın oyuncu seçilmiştir.
Sen blogda Türk filmlerini yazdıkça son dönemden çok eksiğim olduğunu fark ettim. İzlemem lazımmış bunu da. kadro ve hikayesi tatmin edici görünüyor
YanıtlaSilUzak için sana takılsam da bu filmi mutlaka izlemeni isterim. Beğeneceğine de inanıyorum :)
SilHahah tamam izleyeceğim mutlaka :)
YanıtlaSilYer filmler arasında en beğendiklerimden bir tanesidir bu. Bir çok açıdan insanı etkiliyor. Çünkü senin de dediğin gibi derdi sadece insanı duygusallaştırmak falan değil anlatılmak istenen şeyler var, bunu da dolu dolu yapıyor film gerçekten :)
YanıtlaSilBeğenenleri gördükçe mutlu oluyorum :) Umarım bu gibi filmlerin sayısı çoğalır.
SilKesinlikle çoğalmalı :)
SilYazıyla alakasız yorum: Abiiii, çok güzel olmuş o arka plana koyduğun filmleri bannera atman. Pek bir beğendim. Yeni tasarım pek bir hoş.
YanıtlaSilYazıya dönüş: Filmi öyle bir övdün ki, şimdi indirmeyi beklemeden internetten izleyesim geldi. ehehe. Ama internetten film izlemeye sinir oluyorum, takılıyor falan, o yüzden sabır Beyza sabııır! ehehe.
yazıyla alakasız cevap: arka planda olunca çok karışık duruyordu. okurken ben bile rahatsız oluyordum. beğendiğine çoook sevindim :)
YanıtlaSilyazıyla alakalı cevap: yok indir öyle izle, keyfini çıkar. Mert Fırat'ın filmleri hep güzel oluyor. hepsini bitirdim!
Rıza Kocaoğlu'ndan sonra yeni bir hayranlığını da öğrenmiş oldukkk... "Mert Fırat" ehehe. Güveniyorum senin film zevkine; - The Kite Runner bir istisna! ahahahsdf - o yüzden keyfini çıkara çıkara izleyeceğim. Hem bunu, hem de Uzak'ı. Teşekkürler, cidden yorumlarını seviyorum yahu.
YanıtlaSilMesela, bak, Johnny Depp'in doğum günü geçmiş şu an senin blogdan öğreniyorum. Demek ki ondan bana öyle tripli, haklıymış valla. asdfdhsd
YanıtlaSilYalnız yine bölüyorum film yorumlarını ama, bu ay da altın oyuncular mı doğmuş ne. Vaay, çok bereketli bir aydaymışız da haberimiz yokmuş. ehehe. - Bu son yorumdu, susuyorum. -
YanıtlaSilJohnny senin aşkına dayanamadı ayrıldı Paradis'ten. artık kavuşma vaktidir Beyza :D
YanıtlaSilMert Fırat çok iyi bir oyuncu. Hakkaten filmlerini bir seyretsen performanslarına hayran kalırsın.
Umarım filmleri beğenirsin. The Kite Runner güzeldi ama yaa böhü :(
Son yorum demiştim ama dayanamadım yorumu: Vanessa'dan ayrıldı köftehor; ama direk başkasını bulmuş kendine. "Amber Heard" O yüzden, ayrılık hep ayrılık... ahaha.
YanıtlaSilYorum yok! ehehe.
Filmi çok beğendim.Tavsiyen için çok teşekkür ediyorum :) yalnız işte o sosyal mesaj içeren kısımlar gözüme battı biraz.olmasa daha iyi olacaktı sanki.onun dışında gerçekten beğendiğim, alıştığımızın dışında güzel bir aşk hikayesi olmuş.çok hassas bi konu çok güzel işlenmiş.senin de dediğin gibi acıma hissedilmiyor kesinlikle.böyle hassas bir konuya bir kadın eli değince böyle güzel bir sonuç çıkmış işte :)
YanıtlaSilAtlıkarınca'yı da en kısa zamanda izleyeceğim :)
Önerdiğim bir filmin beğenilmesi beni çooook mutlu ediyor :) Sevindim gerçekten :) Bakalım Atlıkarınca bu filmden sonra nasıl gelecek?!
Silne izlesem diye blogda gezinirken gördüm ve aklıma geldi izleyecem demiştim bi ara bunu. valla iyi yorumlamışsın iyi ki izledim
YanıtlaSilBeğenmene çok sevindim :) Bana bunlarla gel :))
Sil