Helen ile Büyümek |
Helen ile Büyümek, seyretmekten
keyif aldığım romantik komediler arasındadır. Dram komediye de girdiği
için sanırım bu etkiyi yaratıyor. Elbette Kate Hudson’ın ışığı en önemli
sebeptir. 119 dakikalık ABD yapımının yönetmenliğini Garry Marshall üstleniyor.
Kendisini “Pretty Woman”, “Runaway Bride”, “The Princess Diaries”, “The
Princess Diaries 2”, “Valentine’s Day”
gibi romantik komedilerden hatırlayabilirsiniz. Senaryoyu Jack Amiel ve Michael
Begler kaleme alıyor. Oyuncu kadrosu ise hiç fena değil: Kate Hudson, John
Corbett, Joan Cusack, Hayden Panettiere, Spencer ve Abigail Breslin, Helen
Mirren, Felicity Huffman. 50 milyon $ bütçeye karşılık 50 milyon $ hasılat
yapması seyircilerin benle hem fikir olmadığını gösterse de kulak ardı etme
niyetindeyim.
Helen, bir mankenlik ajansında
yönetici asistanlığı yapmaktadır; hayali ise model menajeri olmaktır.
Kariyeri çok parlaktır; gündüz yoğun tempoda çalışırken geceleri de
mankenlerle ve arkadaşlarıyla barlarda, defilelerde zaman geçirmektedir. Tüm bu
ihtişamlı hayat, ablası ve eniştesinin ölüm haberiyle yerle bir olur. Bir kız
kardeşleri daha olmasına rağmen ölen ablası ve eniştesi 3 çocuklarını Helen’e
bırakır. Helen’in yaşamı ise aile ve çocuk bakmaya hiç uygun değildir. Birinden
birini seçmek zorundadır.
Yönetmen koltuğunda romantik
komedilerin usta yönetmeni otururken, baş rolde de Kate Hudson varken projeden
keyif almak imkansızlaşıyor. Mekan, dekor, kostüm tasarımları türüne göre başarılıdır. Zaten bir ayak mankenlik ajansında olunca kostüm ve mekan
ilgi çekiyor. Helen’in yaşadığı ev bekar evi mantığından aile evine geçişi
gösteriyor. Aradaki farkı ablasının evinin dekorundan anlamak da mümkün. Canlı
renklerin kullanılması, görüntünün temizliği artıları topluyor. Müzik çalışması
da türe göre gayet tatmin edicidir.
Senaryoya gelindiğinde ise
beklentinizi yüksek tutmadan ekran başına geçip çok irdelemezseniz vasat üstü
olduğunu kabul edebiliriz. Zira anne baba ölümünden sonra sonu tahmin etmek hiç
de zor değil. Herhangi bir sürprizle karşılaşılmıyor. Öyküye yeni katılan
karakterlerin de gidişatını, hangi karakterlerle nasıl bir ilişkiye gireceğini biliyorsunuz.
Diğer taraftan, yan öyküler ilave edip hedeften sapmaması ve konuyu dağıtmaması
artı noktalarındandır. Senaryo sadece Helen üzerine kuruludur ve zamanı
doldurmak için kaçamak sahnelere yer verilmemiştir.
IMDB 5.8, Rotten Tomatoes da 23
vermiştir. Haksızlık edildiğine eminim. Eleştiri ise senaryo kaynaklıdır. Fazla
dizi havasında olduğu söyleniyor. Sinema açısından bakılırsa, doğruluk payı
var. Sinemaya gidip daha büyük beklentiler içerisinde seyretseydim belki ben de
beğenmezdim. Lakin hep evde seyrettiğim için puanım her iki siteden daha
yüksekte kalıyor.
2004’ün oyuncu kadrosundaki
çocuklar büyüdü ve oldukça ünlü isimler haline geldiler. Başta da Abigail
Breslin var! Helen ile Büyümek’teyken henüz 8 yaşında olan oyuncu, en genç
Oscar adaylarından da biri (“Little Miss
Sunshine”) ünvanını kazanmıştır. Şimdiden 30’a yakın filmde ve 6
televizyonda projesinde yer almıştır. Başarısından şüphe edilmeyecek kadar
yeteneği var. Ablası rolündeki Hayden Panettiere ise henüz 15 yaşındayken (yani
yaşını oynuyormuş) filmde yer almıştır. 50’den fazla sinema ve dizide rol alıp,
“Heroes” dizisi ile ününe ün
katmıştır. Joan Cuscak, Helen Mirren, Felicity Huffman’a ise yazılması
gereken cümleler buraya sığmaz sanırım. Filmin çıtasını hayli yükseltiyorlar.
“Keşke Hudson’a başka bir aktör eşlik etseydi” demeden geçemeyeceğim. Zira Kate
Hudson’ı ne kadar beğendiğimi "Something Borrowed"filminde belirtmiştim. Onu yakalayıp
taşıyabilecek bir rol arkadaşı gerekirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder