You've Got Mail (1998)

Mesajınız Var

Romantik komedi türünü sevenlerden bu filmi hala seyretmeyen var mıdır acaba? “When Harry Met Sally”, “Sleepless in Seattle” gibi favori filmlerimin yazarı, yönetmeni ve yapımcısı Nora Ephron, filmi hem yönetiyor hem de Miklos Laszlo’nun “Parfumerie” adlı eserinden Delia Ephron ile kaleme alıyor. Baş rollerinde Tom Hanks, Meg Ryan, Parker Posey ve Jean Stapleton’un yer aldıkları 119 dakikalık ABD yapımının bütçesi 65 milyon $ iken hasılatı 250 milyon $’dır! Romantik komedi türüne göre epeyce tatmin edici bir miktar sayılır.

Kathleen Kelly ve Joe Fox New York’ta birbirine çok yakın oturan iki insandır. Joe şehrin en büyük kitapçılarından birini açmak üzereyken, Kathleen annesinden kalan küçük dükkanda çocuk kitapları satmaktadır. Tesadüf eseri bir chat kanalında tanışınca pek çok ortak noktaları olduğunu fark ederler. Yalnız ortada bir sorun vardır: Her ikisi de gerçek hayatta birbirlerinden nefret ederlerken chat arkadaşı olduklarını bilmezler!

“Gandhi”, “Cry Freedom”, “Dangerous Liaisons” ve “The Fisher King” ile Oscar adaylıkları bulunan Emmy ve Bafta ödüllü ünlü müzisyen George Fenton, Mesajınız Var için harika bir müzik çalışması gerçekleştiriyor. Eski şarkıları da içinde barındıran film müzik albümünü mutlaka dinlemenizi tavsiye ederim. Keyifle dinlenirken romantik komedi türüne de ayrı bir renk katıyor.

Bu filmde 2012 için garip görünen iki durum var: İnternet arkadaşlığı ve kitap satılan küçük dükkan. Neredeyse her kitabı, filmi aldığım D&R zincirini düşünürsek, bana köşedeki küçük kitapçı kavramı çok yabancı geliyor. Ama küçüklüğümde de yoktu böyle kitapçılar. Şanssız nesilden miyim acaba? Neyse 2012’ye göre diğer tuhaf gelen şey ise internet arkadaşlığıdır. Twitter, Facebook gibi sosyal ağları bir kenara bırakırsak, zamanında ICQ, MIRC, MSN dönemini ilkokul sonrası sırayla yaşayan nesildenim. Şimdi doğal görünse de Kathleen ve Joe’nun naif arkadaşlığı keyifli geliyor. Senaryo oldukça samimi, günlük hayatı içeriyor. Karakter detaylandırmaları romantik komedi türüne göre yeterli kıvamdadır. Özellikle baş roldeki karakterlerle ilgili tüm bilgiler sahnelere güzelce bölünmüş. Ne her şeyi pat diye öğreniyorsunuz ne de film bittiğinde kafanızda soru işaretleri kalıyor. Ayrıca Joe Fox karakterinin ilginç aile düzeni (!) ve buna “klasik bir Amerikan ailesi” denmesi de ister istemez eleştiriyi kendine çekiyor. Tabi köşedeki küçük kitapçı ile büyük kitapçı zincirini manevi ve maddi değerleri simgelediğini düşünürsek ortaya tartışılacak başka bir konu daha çıkabilir. Buradan siyasete bile geçiş yapılabilir. Lakin derin bir nefes alıp bu projenin türünün romantik komedi olduğunu hatırlamakta fayda var J Kostüm, dekor, mekan detayları filmin doğallığı pekiştiriyor. Özellikle final sahnesinin parkı göz alıcıydı. Peki ya yönetmen? Yönetmeni eleştirmeye kalkanlara “Sen bir gel bakayım buraya!?” derim çünkü “When Harry Met Sally” başta olmak üzere pek çok başarılı romantik komedi türüne imza atmış Nora Ephron’dan bahsediyoruz. Hikayeye kadın gözüyle bakışı belki biz kadın seyircileri daha çok kendine bağlıyordur.

IMDB’den 6.3, Metacritic’ten 57, Rotten Tomatoes’tan da 68 puan alan filme gelen eleştiriler genellikle iç güveysinden hallicedir. İnternet sitelerinin verdiği puanlar beni çok tatmin etmese de türü sevenler için ideal bir proje olduğuna inanıyorum. Hatta Rotten Tomatoes’un puanının IMDB’den fazla olması bile umut verici J Filme haksızlık yapılıyor ey ahali!

Meg Ryan ve Tom Hanks’in bir arada oynadığı hangi film kötü olabilir ki? Her ikisi için de pek çok yazıda sarf ettiğim cümlelerden sonra söylenecek iki şey var: Meg Ryan romantik komedi dışında başka türlere çok kaymayarak en doğrusunu yapmış. Tom Hanks, sen her işin üstesinden gelirsin mimiklerine kurban olduğum!