14 Ağustos 2013 Çarşamba

Killing Season (2013)

Baş rollerde Robert De Niro ve John Travolta varken, Türkiye gösterim tarihi belirsiz bile olsa seyretmeye değer bulduğum Killing Season, tür karmaşası yaşayan aksiyon gerilimdir. 91 dakikalık ABD yapımının yönetmenliğini Mark Steven Johnson, senaristliğini Evan Daugherty üstlenmektedir.

Bosna Savaşı’nda görev almış Amerikan askeri Ford ile Sırp askeri Kovac bir gün tesadüfen (!) karşılaşırlar. Gayet dostane ortam yaratılmışken bu karşılaşmanın yıllardır beklenen iç hesaplaşma olduğu ortaya çıkar!

Yönetmenin kilit isimleri ikna etmesi filmin sanırım tek olumlu yanıdır. Zira başka türlü kimsenin meraklanıp izleyeceğini sanmıyorum. Girişim biraz katı görünse de gerekçelerim var. Başlangıcı bol diyaloglu geçerek ılıman iklim yaratıyor. Devamında ise bu bol diyaloglu sahnelerin içine beklenmedik aksiyon sahneleri giriyor. Tansiyon sıklıkla artıp düşüyor. Ortası yok gibi; sakin diyaloglar ve hemen arkası bol aksiyon. Bir süre sonra fark ediyorsunuz ki ikili karşılıklı bir kaç dakika konuşurken beyniniz sizi birazdan gelecek aksiyon sahnelerine hazırlıyor. Merak hem var hem yok gibi. Sadece aksiyonun şekli soru işareti yaratıyor. Senaryoda çok yaratıcılığa başvurulmamış. İntikamın hat safhada olması, bunun için yıllarca sabırla beklenmesi; sonrasında da bir Amerikalı tarafta, bir de Sırp tarafında sürekli bir geçiş aksiyonu yaşanması filmi seyredilir hale getiriyor. Tabi hakkını yememek lazım, başlarda ani geçişler adrenalin yaratıyor.

Kısıtlı mekanda 91 dakika pek ilerleyemiyor. Mekan darlığı bunaltıyor ki aslında yönetmenin hedefi bu olabilir. Mekan darlığı gerilimi artırmak için seçilmiş hissi yaratıyor. Başlangıçta tür karmaşası yaşandığını belirtmiştim. Aksiyon gerilim başlığı altında toplanabilse de işin içine psikolojik gerilim, dram bolca giriyor. Bu tutarsızlık sıkıyor. Doğa manzarası gayet güzel görünüyor. Issız orman, akan nehir filme olumlu hava katıyor. Bazı sahnelerde gerçekçilik yakalanamasa da artı puan kazandırıyor. Koyu renklerin hakimiyeti altında etkili müzik çalışmaları var. Kamera açıları senaryoyla orta şeker ilerliyor. Aksiyon dozunu artırmak uğruna yakın planları hızlıca gösterip kaçırsa da bana tesir etmedi.

IMDB’den 5.3 alan proje, sinemaseverler ve eleştirmenler tarafından çok beğenilmedi. Bunda Robert De Niro’nun pasif oyunculuğu da sebeptir. John Travolta’yı sevemeyen biri olarak konuşması, mimikleri, saç tasarımı çok başarılı geldi gözüme ve kulağıma. İngilizce’yi filmdeki gibi konuşmak için hayli çalışmış olması lazım. Onun konuşmalarını dört gözle bekledim. Tüm bu olumsuz yorumlara rağmen izlenir mi? Oyuncular için evet, genel için vakit kaybı.


1 yorum:

  1. Merhabalar;
    Blogunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım.
    182. takipçiniz benim.
    Bana da gelirseniz sevinirim :)
    Sevgiler
    http://whiteglaze.blogspot.com
    twitter: @_gamzeahmet_

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...