En önemli sinema araştırmacılarımızdan ve eleştirmenlerimizden
biri olan Rekin Teksoy, Türk sineması için bilgi deposu kıvamında mini bir
kitap hazırlamıştır. 1928 doğumlu Teksoy, çevirmenlik, yazarlık ve eleştirmenlikle
dolu bir kariyer yapmıştır. Bu kariyerini “İtalya Cumhurbaşkanı Kültür
Şövalyeliği”, “Avni Dilligil En İyi Çeviri Ödülü”, “İtalyan Senatosu Çeviri Ödülü"yle taçlandırmıştır. Toplamda 23 çevirisi olan Teksoy, 30 Mayıs 2012’de
aramızdan ayrıldı. Kitabı daha önce almış olsam da vefatının ardından okuma
fırsatı bulabildim. Oğlak Yayıncılık’tan çıkan 252 sayfalık kitap, Türk sinema
tarihini özetleyecek şekilde bilgi aktarıyor.
Okumanızı tetiklemesi için kitabın bölümlerini aşağıdaki gibi
yazıyorum:
Türkiye’de Sinema Öncüleri
Türkiye’de Sinemanın Kurucusu: Muhsin Ertuğrul
Muhsin Ertuğrul’dan Yeşilçama
Yeşilçam’ın Yükselişi ve Çöküşü
Yeni Bir Sinema Kuşağı
Dizin
Kaynakça
Dünya Sinema Tarihi Kronolojisi
Afiş ve fotoğraflarla dolu kitabın dizin ve kaynakça bölümü
ansiklopediden farksızdır. Zaten 111. sayfadan itibaren dizin, kaynakça ve
dünya sinema tarihi kronolojisi başladığından kitabın önemli kısmı bu bilgilere
dayanıyor. Anlatımda sadece kronolojik açıklamalar yok elbette. Türk sinemasının siyasal, kültürel ve ekonomik ortamlara göre şekillendiğini detaylıca yazıyor.
Beklemediğiniz insanların aslında Türk sinemasına kazandırdıklarını da (örn:
Ferdi Tayfur!) gözler önüne seriyor. Sinemayla bu denli iç içe geçen bir
yaşamdan özet geçer gibi okumak çok keyifli. Dönüp dönüp bakılabilecek bu kitabın sinemaseverlerin arşivinden olmasında fayda var. Tabi bu arada bilgi
çokluğu zaman zaman konsantrasyonu bozabiliyor. Öykü gibi anlatım yok,
tasvirler bulunmuyor. Zamanın meşhur siyah kapaklı Meydan Larousse ansikolopedilerinin
minyatür halini düşünün ve sayfaları ardı ardına çevirin. Türk sinemasını
yakından takip etmiyorsanız bile belki sizin için güzel bir başlangıç olabilir.
Hem de siyah beyaz filmlerden itibaren Türk sinemasına giriş
yapabilirsiniz. Fotoğraflar dahi sizi kendine çekebilir.
Kitabın beyaz kağıt tercihi okumayı kolaylaştırıyor. Ayrıca afişlerin de kuşe kağıda basılması ilgiyi arttırıyor. Okurken sürekli cümlelerin altını çizmek istiyorsunuz. Önemli bilgi o kadar çok ki bir süre sonra bırakmaya yeltenmek işten bile değil. Bu kitabı okuduktan sorna hala fırsat bulamadığım “Rekin Teksoy’un
Sinema Tarihi”ne kavuşmayı bekliyorum. 1000 küsür sayfalık olması gözümü hala
korkutmuyor değil tabi J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder