Berlin Kaplanı (2011)

Sinemada seyircisinden gelen olumsuz eleştiriler üzerine seyretmeyi ertelediğim Berlin Kaplanı'na az biraz haksızlık yapıldığına inanıyorum. Aynı durum Cem Yılmaz’ın “Sihirbaz”ında da yaşanmıştı. Bir adam komedyen diye her filmi gülmekten kırıp geçirmek zorunda değil. Ama bazı seyircilerin daha keskin görüşleri, filmi ve seyircileri ister istemez etkiliyor.

“Eyvah Eyvah” serisini yöneten Hakan Algül yönetmen koltuğunda otururken, senaryoyu Ata Demirer kaleme alıyor. 103 dakikalık Türkiye – Almanya yapımı filmin baş rollerinde Ata Demirer, Tarık Ünlüoğlu, Necati Bilgiç, Mert Aran, Nihal Yalçın, oynuyorlar. Komedi türündeki film Ocak 2012’de gösterime girmiş, 1.970.935 seyirci tarafından izlenmiştir. Hasılatı da 18 milyon TL’yi geçmiştir.

Berlin’de boksörlük ve bodyguardlık yapan Ayhan Kaplan, yaşının da ilerlemesiyle çaptan düşmektedir. Antrenörü Cemal ile büyük bir borcun altına girerler. Bu parayı bulmaları ve ödemeleri imkansızdır. Mucize dışında ikisini hiçbir şey kurtaramaz. Peki ya o mucize gelirse ne olur?

“Eyvah Eyvah” serisinin de müzik çalışmalarını yapan Fahir Atakoğlu, Ata Demirer projelerinde yer almaya devam ediyor. Almanya’daki Türklerin hayatını da içeren filmin müzikleri bu açıdan epeyce keyifli ve başarılı ele alınıyor. Mekan, dekor, kostüm detayları o kültürün tüm öğelerini yansıtıyor. Şimdiye kadar pek çok Almanya’da yaşayan Türklerle ilgili diziler, filmler izledik, duyduk, okuduk. Sanki hepsi güzelce harmanlanıp karşımıza sunuluyor.

“Eyvah Eyvah” serisinin senaryosu çok başarılı mıydı? Bence değildi ama çok doğal ve sıcaktı. Bu da seyircinin büyük bir keyifle seyretmesini sağladı. Serinin filmlerini ikişer kez seyrettim. Ata Demirer’in senaryoda çok iddialı olduğunu düşünmüyorum ama zaten ekran karşısına böyle iddialarla çıkmıyor. Tabi şu da var; senaryoyu kalemi güçlü biriyle beraber yazsa kuvvetlenir miydi? Kesinlikle evet! Gene de bu kadar yüklenilmemesi gerektiğine inanıyorum. Hafif dram komediye kaçsa da 103 dakikalık bir seyirlik var. “Eyvah Eyvah” serisi biraz daha yöresel kaçıyordu. Buradaysa kökenleri saraya dayanan bazı kesimlerin (!) “kıro” olarak adlandırabileceği espriler, konuşmalar mevcut. Belki bu itici gelmiştir. İnsanlara, olaylara daha tarafsız bakılırsa filmden zevk alınacağına inanıyorum. Elbette anlamsız sahneler vardı. Hatta bazıları filmi uzatmak için kullanılmış. Örnek olarak rafting sahnesi! Hiç ama hiç gerek yokken seyirciyi sıkıyor ve boşa zaman kaybettiği düşüncesi aklı kurcalıyor. Karakter detaylandırmalarında sadece Ayhan Kaplan karakteri irdelenmiş; ama güzel yazılmış. Kalabalık bir kadroya rağmen diğerlerine fırsat verilmemiş. Yan karakterlere hafif tiplemeler yedirilmeye çalışılmışsa da pek beğeni toplanacak türden değil. Sanki biraz sırıtıyorlar. Bunun dışında genele bakılacak olursa zaman geçirmek için seyredilebilir bir proje olmuş; ama başkalarıyla kıyaslamadan.

Afişini hiç beğenemediğim filmin oyuncu kadrosu ise çok kuvvetlidir. Sadece yaratılan karakterler performansı yeteri kadar göstermeye fırsat vermiyor. Ayhan Kaplan o kadar ön planda ki diğer karakterlerin nefes almasını engelliyor. Lakin Ayhan Kaplan’ı canlandıran Ata Demirer’in oyunculuğu çok naif ve doğal görünüyor. Şimdiye kadar yer aldığı “Vizontele Tuuba”, “Neredesin Firuze”, “Kısık Ateşte 15 Dakika”, “Osmanlı Cumhuriyeti”, “Eyvah Eyvah”, “Eyvah Eyvah 2” sinema filmleri ve “Tatlı Hayat”, “Avrupa Yakası”, “İstanbul’un Altınları” TV dizileri ve neredeyse tüm gösterilerini izlemiş biri olarak Ata Demirer’in kariyerinde düzgün bir yol izlediğine inanıyorum. Severek takip edilmesi gereken başarılı bir komedyendir.

“Yalan Dünya” dizisinde Açılay karakteri ile oyunculuğunu herkese ispatlayan 1981 İstanbul doğumlu Nihal Yalçın, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Oyunculuk bölümünü bitirdikten sonra Bahçeşehir Üniversitesi’nde İleri Oyunculuk bölümünde yüksek lisans yapmıştır. Okullu bir oyuncu olduğu sanırım yeteri kadar bellidir. En son “Kurtuluş Son Durak”ta keyifle seyretsek de Zeki Demirkubuz’un “Yeraltı” filmindeki rolünü merak etmiyor değilim. İtiraf etmem gereken bir şey varsa o da Berlin Kaplanı’ndaki performansını hiç ama hiç beğenmediğimdir. Karakter çok yapmacık geldi. Eğer sadece bu rolünü izlemiş olsaydım Nihal Yalçın’ın kabiliyetinden şüphe duyabilirdim. Demek ki karakterde ciddi bir sorun var.