26 Mayıs 2013 Pazar

Transylvania (2006)


Hep merak ettiğim filmlerden birini daha nihayet seyredebildim. Müzikleriyle hayran bırakan Transylvania’nin yönetmenliğini ve senaristliğini Tony Gatlif üstlenmiştir. 103 dakikalık Fransız filminin baş rollerinde Asia Argento, Amira Casar, Birol Ünel yer alıyorlar. Fransızca, Romence, İngilizce dillerinin kullanıldığı dram, IMDB’den 6.5 almıştır. 2006 Cannes Film Festivali’nin kapanış filmidir.

Sevgilisi Milan’ın peşinden Transilvanya’ya giden Zingarina, onun kendisini beklediğini ve özlediğini hayal eder. Lakin, gitmek ona pek yaramaz çünkü Milan’ın itirafı onu yıkar. Tüm hayatı alt üst olan Zingarina, karnındaki bebeğiyle kendini ülkenin topraklarına bırakır. Artık hiçbir şeyi önemsemez. Tam bu sırada özgür ruhlu Çango karşısına çıkar.

Sinema filmlerinde keskin sınıflandırmalar doğru olmayabiliyor her zaman. Filmi seyrettiğinizde ise Transylvania’nın ana temasını özgürlük ve işi akışına bırakma diye belirleyeceğinizi düşünüyorum. Ana karakter özgür, arzulu, yerinde duramayan biridir. Geçmişe takılmak veya geleceği planlamak yerine anı yaşamayı tercih eder. Bu ruh haliyle enine boyuna düşünmeden hiç bilmediği bir ülkeye, sevdiği insana koşar. Yaşanılan hayal kırıklığı ise karakterine uygun son hazırlar: Boş vermişlik! Gerçeklerle yüzleştiğinde ise kısacık karnaval sahnesiyle bir kadının duyguları en içten haliyle önünüze sunulur. Etkilenmemek işten bile değil!

Tony Gatlif ve Delphine Mantoulet’in üstlendiği müzik çalışmaları ise filmin aklınızda kalmasında büyük rol oynuyor. O toprakların kültürünü, yaşam biçimini, hüzünleriyle başa çıkmalarını, sevinçlerini, düğünlerini, merasimlerini (hatta belki de cenazelerini?) en güzel müzikle anlayabiliyorsunuz. Ne büyük zenginlik!
Mekan, kostüm, dekor tasarımları tamamen Romanya’nın, o toprakların gelenek göreneklerini yansıtıyor. Yabancı bir kadının oraya gittikten sonra oranın yöresel kıyafetlerini giyerek benimsemesine şahit oluyorsunuz. Yöre halkının da oyuncu kadrosuna eklenmesi gerçekçiliği artırıyor. Baş karakter Zingarina’nın yüzükleri, takıları, elindeki dövme kadının ruh halini, hayata bakışını vurguluyor. Çango ise tüm çılgınlığı (bana göre çılgın tabi) ile eğlenceli bir karakteri yansıtıyor. İkilinin yaşadıkları bana (ve benim gibi düşünenlere) uçuk kaçık görünüyor. Hayatı olduğu gibi kabullenenler için sanırım normal gelebilir; sanki olması gereken de bu! Kim bilir?

Baş rol oyuncusu Asia Argento (gerçek adı Asia Aria Anna Maria Vittoria Rossa Argento imiş!), 1975 İtalya doğumludur. Ünlü bir oyuncu anne ve yönetmen babanın kızı olmasıyla da tanınmaktadır. 2002 tarihli “Les Miserables”, “The Phantom of the Opera”, “Last Days”, “Marie Antoinette”yle birlikte pek çok projede rol almıştır. 2009 Cannes Film Festivali’nde jürilik de yapan oyuncu, Zingarina’yı çok başarılı canlandırıyor. Seyircinin sevmesini, onla empati kurmasını sağlıyor. 1961 Türk kökenli Alman oyuncu Birol Ünel ise kalbimi tekrar fethetti. Çok fazla filmini seyretmedim. “Im Juli”, “Enemy at the Gates”, “Gegen die Wand” ve “Soul Kitchen” sonrası Transylvania ise onu daha çok takip etmem için tesirli bir referans oldu.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...