Cesur |
Prenses Merida’nın buklelerini
seyretmek için bile ekran başına oturtabilen Cesur, 7 Eylül’de gösterime
girmiştir. 95 dakikalık animasyonun yönetmenliğini Mark
Andrews, Brenda Chapman, Steve Purcell, Julie Walters yapmışlardır. 3D
tekniğiyle ekrana gelen ABD yapımının senaryosunu Brenda Chapman, Mark Andrews,
Steve Purcell, Orene Mecchi yazmışlardır. Seslendirmelerde Kelly MacDonald,
Billy Connolly, Emma Thompson isimlerini görüyoruz. 185 milyon $’lık bütçesine
karşılık 534 milyon $ hasılat elde etmiştir.
Filmle ilgili düşüncelerimi
paylaşmadan önce bilmeniz gereken önemli noktalar var:
- Pixar
ilk kez bir kadın karaktere baş rol verdi! Prenses Merida Pixar’ın Disney
masallarında kullandığı ilk karakterdir.
- Hazırlık
aşaması 6 yıl sürmüştür.
- Merida’nın
bukleleri için ayrı bir yazılım geliştirildi. Saçında 1500 tane bukle vardır ve
vücut hareketleriyle orantılıdır.
Kral Fergus ve Kraliçe Elinor’un
biricik kızları Prenses Merida, deli dolu bir gençtir. Okçuluk konusunda rakibi yoktur. Ülkesinde yüzyıllardır devam eden bir
geleneğiyle özgürlükçü ruhu bağdaşmadığından herkese karşı çıkar ve krallık
düzeni bozulur. Lord MacGuffin, Lord Macintosh ve Lord Dingwall prensesten
hoşlanmazlar. Merida’nın peşini ise uğursuz bir dilek bırakmaz. Bu
sıkıntılardan kurtulmak için tek şey gereklidir: Cesaret!
İşin içine teknolojiyi özenle
kullanmış bir animasyon girdi mi görselliğinden şüphe duymaya hiç gerek yok.
Canlı renk kullanımı izleyiciyi baştan çıkarıyor. Kostüm, mekan ve dekor çizimleri
çok çok başarılıdır. İskoçya’ya gitmiş ve o yeşillikler içinde temiz havayı
çekmiş kadar oluyorsunuz. Hatta ufak çocukların yediği kurabiyeden siz de tat
almış hissi uyandırıyor. 3D teknolojisinden faydalanamasam da normal çekimi çok
keyifliydi. Müzik çalışmaları öyküyle uyuşuyor ve sahnelerin duygu ve
olaylarıyla bütünlük sağlıyor.
Görselliği bir kenara bırakırsak
senaryo tamamen bir baş kaldırıştır. Sebebi ise standartlara karşı gelmesidir.
Adı gibi cesaret dolu bir senaryo. Sonuçta prenses öykülerinde beyaz atlı prens
gelir ve prensesi kurtarır. Prenses sadece yapılı saçları, ihtişamlı
kıyafetiyle kafasını sağa doğru hüzünle eğer ve prense kavuşmayı bekler.
Merida’da bu özelliklerin hiç biri yok. Saçlar dağınık ve doğal, elbisesi rahat
ve korsesiz, başını asla eğmeyip kurtarılmayı beklemiyor. Aksine kurtarılması
gereken şey/kişi için kendini öne atıyor. Bu da bir bakıma prenseslerin isyanı
sayılabilir J
Aşk yerine aile bağlılığı ve özgürlük öne çıkıyor. Geleneklerin bozulması ve
aile arasındaki dönem çatışmasında gençlere söz verilmesi gerektiğini
vurguluyor. Tabi bu arada erkek karakterlere pek olumlu bakılmıyor J Feminist bir izlenim
olmasa da hafif taraflı bakıldığını itiraf etmek gerekir.
Rotten Tomatoes’tan 78, IMDB’den
de 7.4 puan alan filme gelen eleştiriler gayet olumludur. Pixar’ın bir çığır
aşıp baş rolü kadın karaktere vermesi ve 2009’dan beri seri devamları dışında
sıfırdan yeni bir öykü yaratması seyircinin ilgisini topladı. Baş yapıt
olabilir mi? Hayır; fakat çok eğlenceli olduğu kesin. Animasyon seviyorsanız
kaçırmamalısınız.
Not: Prenses Merida’yı Türkçe
dublajda Beren Saat seslendirmiştir. Neyse ki orjinal izleyebildim; o sese
katlanmak zor olurdu. Ön yargılı olduğum düşünülmesin, sinema programlarında
seslendirmelerden ufak örnekler görmüştüm!
Çok güzel görünüyor fatma izlemek şart :)
YanıtlaSilGörüntüler kadar senaryo ve karakter detaylandırması da animasyonda göze çarpıyorsa izlemek şart bence de :) Bir "Up" mı dersen kesinlikle hayır; gene de seyretmeli..
SilHaklısın Up kadar iyi olabileceğine ihtimal vermiyorum ben de :)
YanıtlaSil