Before Midnight (Geceyarısından Önce) (2013)

Geceyarısından Önce

Not: Okumadan önce “Before Sunrise” ve "Before Sunset"i okumanızı / izlemenizi öneririm. “İlk iki film izlenmese de olur” diyenlere kanmayın. İlkiyle beraber daha anlam kazanıyor. Yorumum da ilk filmde bahsettiklerimi tekrar içermiyor.

Seriyi ben tek günde peş peşe hatmetmiş olsam da gösterime çıktığı dönemde seyredenlerin dört gözle beklediği Before Midnight 19 Temmuz’da gösterime girdi. 108 dakikalık ABD – Yunanistan yapımının yönetmen koltuğu sahibi değişmedi: Richard Linklater. Senaryo ise tekrar aynı üçlünün elinde: Linklater, Ethan Hawke, Julie Delpy. Baş roller? Onlarda da değişiklik yok: Ethan Hawke ve Julie Delpy. Sadece serinin son filmine daha fazla karakter eklenmiş.

Jesse ve Celine, 2004’te Paris’te karşılaştıklarından beri aradan 9 sene geçmiştir. Şimdiki rota Yunanistan’dır. 9 yılda tahmin edilenden çok şey yaşanmış ve değişmiştir. Tüm bu değişimin içinde sabit kalan tek şey ise ikilinin birbirine karşı duydukları aşktır!

Richard Linklater seriyi sonlarken hem seyirciyi hem de karakterleri mutlu ediyor. Tahmin edilemeyen bir başlangıçla karşılaşıyoruz. Spoiler olmaması adına detaya girmek istemiyorum. Hava alanındaki mutsuz ilk sahne ardından Jesse ve Celine bu sefer Yunanistan’ın topraklarında bitmek tükenmek bilmeyen sohbetlerine devam ediyorlar. Aradan geçen yıllar, onları gittikçe olgunlaştırmış. Karakterlerin yaşı benle “Before Sunset”te yakın olsa da onlarla beraber olgunlaşmanın güzelliğini yaşayabildim. Dakikalarca süren (insan izlerken yoruluyor, onlar konuşurken nasıl yorulmuyor?!) diyaloglarda mutlaka kendinizle ilgili bir şeyler bulabiliyorsunuz. Filmi sıcak, samimi ve gerçekçi kılan da bu özelliğidir. Diyalogların içinde tartışma olsa dahi akıcılığın her daim aynı kalması hem senaryonun hem de kurgunun başarısını ispatlıyor.

İlk ve ikinci filmden farklılıklar hiç yok mu derseniz, elbette var. Bu sefer karakter sayısı artmıştır. Ayrıca bu karakterlerin hayatlarına da değiniliyor. Kısıtlı olsa da diğer çiftlerin ilişkilerini ve bu ilişkiler üzerinden herkesin düşüncelerini öğreniyorsunuz. Daha önceki filmlerde konu genelde kadın erkekken şimdi aileler, çocuklar giriyor. Bu da diyalogların açısını genişletiyor. Diğer yandan, şu soruyu da akla getiriyor: Acaba yan karakterler yerine gene sadece Jesse ve Celine mi olsaydı? Sonuçta beklentimiz sadece o ikilinin konuşmalarıdır. Yoksa kim çeker yaklaşık iki saat boyunca hiç susmayan bir çifti?

Favori sahnelerim Yunanistan sokaklarındaki yürüyüş ve otel odasında yaşanan gerginliktir. Gerginlikten hoşlanmamın sebebi oyuncuların bu sahneleri kusursuzca ekrana aktarmalarıdır. Hiç bir sahtelik yok. Mimikleri, ses tonları, hareketleri tıpkı bizlerin tartışma anında yaşadıklarımızla aynısıdır!

Mekan, dekor, kostüm detaylarında elbette Yunanistan baş roldedir. Tarihi dokular, yeşillik, insanların cıvıl cıvıl halleri, az da olsa yemek kültürü göze çarpıyor ve filme artı puanları kazandırıyor. IMDB’den 8.4, Rotten Tomatoes’tan da 98 almıştır. Serinin zirvede tamamlanması eminim hem yönetmeni, hem oyuncuları hem de biz sinemaseverleri çok mutlu etti. Uzun soluklu olup da tadı azalmayan kaç seri var ki?

Unutmadan; seride en beğendiğim filmlerin sıralaması şöyle:

Filmin geneline göre: “Before Sunset”, “Before Sunrise”, “Before Midnight”

Mekan seçimine göre: “Before Midnight”, “Before Sunset”, “Before Sunrise”

Oyunculuğa göre: “Before Sunset”, “Before Sunrise”, “Before Midnight”