Bolluk |
Baş rolde Meryl Streep oynadığı
için sorgusuz sualsiz ekran başına geçirten Bolluk, tahmin ettiğim gibi
Streep’in harika bir performansını içeriyor. Peki ya filmin geneli? Yönetmen
koltuğunda Fred Schepisi otururken, senaryo David Hare’in aynı adlı oyunundan
uyarlanmıştır. Meryl Streep’e Charles Dance ve Ian McKellen eşlik ediyorlar.
121 dakikalık Birleşik Krallık yapımı 10 milyon $ bütçeyle çekilirken, hasılatı
6 milyon $ civarındadır. Dramın seyirciyi çok tatmin etmediği hasılatından az
biraz belli oluyor.
II. Dünya Savaşı döneminde
Fransa’da direnişçilerle birlikte Almanlara karşı savaşan Susan, savaş
bittiğinde İngiltere’ye geri döner. Yeni gidişata ayak uydurmaya çalışır. Fakat
bu hiç kolay olmayacaktır. Değişim Susan’ın psikolojisini beklenilenden fazla
etkileyecektir.
Meryl Streep’in gençlik
filmlerini çok seyretme şansım olmadığı için Plenty’nin güzel bir alternatif
olduğunu düşündüm. Sonuna geldiğimde ise hayal kırıklığı üzerime çöktü. Tarihe
ve siyasi gelişmeleri yakından ele alan proje, kurgu eksikliğinden dolayı
seyirciyle birebir buluşamıyor. Mekan, dekor, kostüm tasarımı başarılıdır. II.
Dünya Savaşı’nda Fransa ve savaş sonrası İngiltere’yi etkileyici şekilde ekrana
aktarıyor. Üstelik film yaklaşık 20 yıllık bir süreci kapsarken detaylar bu
uzun süreye göre hareket ettirilmiş. Savaşın arka boyutunda müzik çalışmaları
çok tatmin edici değildir; tatmin etmesi gerekir mi ondan da pek emin değilim.
Sonuçta görsel şölen sınıfına girecek savaş sahneleri yok. Siyasi tarafı daha
ağır basıyor. Belki de bu yüzden kurgu üzerinden daha sağlam durulması
gerekiyordu çünkü izleyici sıkmadan tüm derdini anlatmalı. Susan karakterinin
hayatı irdelenirken savaş sonrası İngiltere’nin ekonomik ve sosyal gelişimi de
gözler önüne seriliyor. Bu açıdan bilgi verici olduğu şüphesiz.
Susan karakterinin çok başarılı
detaylandırıldığını özellikle belirtmek isterim. Gençliğinden başlayarak özel
ve iş hayatını her ince ayrıntısına kadar gösteriyor yönetmen. Hedefinin tam
olarak ne olduğunu bilmeyen Susan, asla istediklerine ulaşamayan,
ulaştıklarının ise onu tatmin etmediği bir kadındır. Ne yalnızlığa ne de uzun
süreli birlikteliğe sıcak bakar. Görüşleri ve inandıkları konusunda her daim
ikilemde kalır. Tüm bunlar yıllar içinde biriktiğinde ise ortaya nevrotik orta
yaşlı bir kadın çıkar. Tabi bu kadını da Meryl Streep canlandırdığı için
seyirlik keyfi artıyor.
IMDB’den 6.1, Rotten Tomatoes’tan
71 alan filme gelen eleştirilerin çoğu
oyuncuların başarılı performanslarıyla ilgilidir. Onun dışında sinema açısından
tatmin edici yorumları görmek pek mümkün değil. Streep’i daha fazla överek
yazıyı sıkıcılıktan kurtarmak adına Charles Dance’e geçmek istiyorum. 1965
İngiltere doğumlu oyuncu, 30’dan fazla filmde yer almıştır. Bunların içinde “Alien 3”, “Hilary and Jackie”, “Black
and White”, “Dolls”, “Scoop”, “Underworld: Awakening” bulunuyor. Ayrıca pek çok tiyatro oyununda epey
önemli karakterleri canlandırmıştır. Usta oyuncu 1939 İngiltere doğumlu Ian
McKellen ise kadronun gücünü katlıyor. Önemli tiyatro oyunlarında sahne alan
McKellen, 50’den fazla sinema projesinde yer almıştır. Bu projelerle sayısız
önemli ödüller ve adaylıklar da kazanmıştır. En öne çıkan ve her neslin aklında
kalan seri ise kuşkusuz “The Lord of the
Rings”tir. “The Hobbit” serisinde
de yer alan başarılı aktörü seyretmek için gün sayıyoruz!
Bilmiyordum bu filmi ama çok da önemli bir Streep filmi değil belli. Tv'de rastlarsam izlerim anca :)
YanıtlaSilEvet, izlemelisin diyeceğim filmlerden biri değil. Denk gelirse :)
Silyine de varlığından haberdar olmak iyi oldu :)
Sil