1 Mayıs 2013 Çarşamba

Stand Up Guys (Eski Dostlar) (2013)



Eski Dostlar
Kadroya baktığınızda başka detayı incelemeye gerek kalmadan ekran başına oturabilirsiniz. 3 Mayıs’ta gösterime girecek Eski Dostlar, Al Pacino, Christopher Walken ve Alan Arkin’in yaşlılık dönemlerini gözlemlemek için harika bir fırsat! Tabi bu ustaların yaşlandığını görünce aklıma “Ölseler ne olacak? Onların yerini kim doldurabilecek?” soruları geldi. Robert De Niro’yu da bu üçlüye ekleyince içimi hüzün kapladı. ABD yapımı dram, dram komedinin yönetmenliğini Fisher Stevens, senaryosunu da Noah Haidle üstleniyor. 94 dakikalık filmin 15 milyon $ bütçesine karşılık hasılatı şimdilik 3 milyon $’dır.

Val, suç ortağını ihbar etmemek adına 28 yıl yattığı hapisten çıkmıştır. Bunca zaman boyunca onu yalnız bırakmayan arkadaşı Doc, hapishane kapısından onu alır. Doc, 28 yılın acısını çıkarmak isteyen arkadaşının her isteğini yerine getirir. Hatta çetenin (!) üçüncü üyesi Hirsch’i de yaşlılar bakım evinden alıp felekten bir gün yaşarlar. Tek sorun ise Doc’un Val’den çok önemli bir sır saklamasıdır. Bu sırrın bir an önce ortaya çıkması ve Doc’un tercih yapması gerekmektedir.

Bu üç ustayı aynı karelerde görme imkanı sunan filme olumsuz eleştiri yapmak içimden pek gelmiyor. Jon Bon Jovi’nin seslendirdiği “Not Running Anymore” şarkısı, en iyi özgün şarkı dalında Altın Küre’de bu sene aday gösterilmişti. Bu şarkıyla beraber tüm müzik çalışması filme çok uyuyor, onu bütünlüyor. Geçmişle ilgili az çok tahminleriniz olsa da asla birebir aktarılmıyor, buğulu kalıyor. Geçmişe dönüş sahnelerine de yer verilmediği için merak artıyor. Her an anlatılmasını bekliyorsunuz lakin yönetmen tercih etmiyor. Filmin belki de en olumlu tarafı bu tercihtir: Sadece sözlerle az çok öğrenmek. Büyüklerimizin sohbetlerinde gençliklerini böyle dinleyip kafamızda hayal kurmaz mıyız zaten? İşte aynısını Eski Dostlar’da yaşıyorsunuz. Ortada ciddi bir dram varken, yıllardır yaşanılan olaylar artık belli bir doygunluk getiriyor karakterlere. “Biz neler görmedik ki?!” kıvamında artık ciddiye alacakları bir şey kalmamış gibi. Bu bakış açısıyla dramdan çıkıp dram komediye meyilleniyor. Seyrederken eğlenceli de geliyor, lakin kahkaha attırmadan.
IMDB’den 6.5, Rotten Tomatoes’tan 37 alan filmin oyuncuları dışında çok büyük artısı yok. Evde oturup izlenecek orta halli bir projedir. Kötü değil fakat çok iyi, mutlaka izlenmeli listesine de giremez. Gelen eleştiriler ise ne yazık ki benim kadar orta seviyeye ulaşamıyor. Duygusal açıdan bakmayı bir kenara bırakırsak, eleştiriler pek haksız sayılmaz. Sonuçta Al Pacino, Christopher Walken ve Alan Arkin’den bahsediyoruz. Güçlü bir senaryo, kurgu bekleniyor. Sonuçta ise orta şeker, patlamış mısırla izlenecek filme ulaşıyoruz. Diğer yandan şunu düşünmek lazım: Üç isim kendini fazlasıyla ispatlamış; bu saatten sonra yaşlarına uygun, daha kolay senaryoda oynamaları neyi bozar ki?


3 yorum:

  1. al pacinonun oyunculuğu için izlenir adama doyamıyorum resmen ben vizyona girdi kalktı zannetmiştim ama daha girmemiş senin dediğine göre baya önce izlemişim:D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen! Al Pacino'nun her sahnesinde hayran hayran ekrana baktım. Çok yaşlanmış ama :(

      Sil
  2. ee 73 oldu adam artık. robert de niro da o yaşlarda ama daha genç gösteriyor

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...